Bilimsel çalışmalar söylüyor bunu. Erken yaşlanma sendromu denen genetik bir hastalık var. Bu hastalığı laboratuvar ortamında modellemişler, magnezyum takviyesi alan gurupta damar sertliğini önlediği, oksidatif stresi azaltarak uzun yaşam genleri sirtuinlerin en çok bulunduğu mitokondrilerde enerji üretimini arttırdığı ve bu guruptakilerin daha uzun yaşadığı görülmüş. Hatta hastanede yatan hastalarda yapılan bir çalışmada ise “magnezyum eksikliği varsa, ölme riski iki kat fazladır” diyor.

Dünyadaki insanların neredeyse yarısında magnezyum eksikliği var ve bunu bilmiyorlar. Magnezyum takviyesi ile tedavi edilen ya da şikayetlerin azalmasını sağlayan çok uzun bir semptom ve hastalık listesi vardır. Magnezyum kronik hastalıklara karşı benim gizli silahlarımdan biridir. Magnezyum, stresi azaltır, rahatlatır, gevşemeyi sağlar.

Tıpta şimdiye kadar magnezyumu acil müdahale minerali olarak kullandık. Acil serviste, aritmiyi tedavi ederken, şiddetli kabızlıkta veya kolonoskopi için bağırsakları hazırlarken, gebede erken doğumu önlemede veya preeklampsi yani gebelik tansiyonunda ya da eklampside yani gebeliğe bağlı nöbetlerde kullanıyorduk. Magnezyum tedavisinden faydalanmak için hastanede olmaya gerek yok. Magnezyumu gevşeme minerali olarak düşünün, gergin veya sinirli veya kramplı ya da katı bir ruh haline sahipseniz, bu magnezyum eksikliğinin bir işaretidir.

Vücudumuzda 300'den fazla kimyasal enzim reaksiyonundan sorumlu olan bu kritik mineral, başta kemik, kas ve beyin olmak üzere tüm dokularımızda bulunur. Hücrelerimizin enerji üretmesinde, hücre zarlarının dengesinde ve kasların gevşemesinde anahtar role sahiptir.

Magnezyum eksikliği belirtileri için çok uzun bir liste var: Kas krampları veya seğirmeleri, yüksek seslere hassasiyetiniz varsa, daha endişeliyseniz, kabızlık yaşıyorsanız, baş ağrınız, yada migreniniz varsa, fibromyaljiniz, çarpıntılarınız, astımınız, şeker hastalığı, obezite, yüksek tansiyon, böbrek taşı sorununuz varsa, osteoporoz yani kemik erimesi sorununuz varsa, adet öncesi şikayetiniz, kramplar varsa hassas bağırsak sendromu yani IBS ve hatta yutma güçlüğü varsa ve canınız sürekli çikolata yemek istiyorsa magnezyum eksikliğinden şüphelenmek gerekir. Vücudunuzda inflamasyon varsa, CRP seviyeniz yüksek ise yine magnezyum eksikliği ile birliktedir.

Magnezyum eksikliğini anlamak için hangi tahlili yaptıralım? Serum magnezyum seviyenize baktırın, 2.0 mg/dl üzerinde olmasını istiyoruz. Hücre içi magnezyum da bakılabilir, bunun için eritrositleri yani kan hücreleri kullanılıyorsa serumdaki seviyeden büyük bir fark bulmama olasılığı çok yüksek. Çünkü vücudumuzdaki magnezyumun %0.5’ i serumda, %0.5’ i de eritrositler içindedir. Eğer ölçümde yanak içi hücreleri gibi yumuşak doku hücreleri kullanılıyorsa hücre içi magnezyumu için daha doğru sonuç verir. Çünkü vücudumuzdaki toplam magnezyumun %20’ si yumuşak dokuda bulunur. Ama bana sorarsanız, kan testi sonucuna bakmayın, magnezyum eksikliği belirtileri varsa magnezyumu takviye edin.

Magnezyum neden bu kadar eksik? Cevap basit: Neredeyse hiç magnezyum içermeyen besinlerle besleniyoruz. Çoğunlukla beyaz ekmek, beyaz un, et ve süt ürünlerine dayanan yüksek oranda işlenmiş rafine besinler, hiçbirinin içinde ne yazık ki yeterince magnezyum yoktur. Bunun yanı sıra magnezyum kaybetmemize neden olan bir yaşam tarzı yaşıyoruz. Kahve, alkol, buğday, şeker tüketiyoruz ya da kronik stres altında içiyoruz. 1 molekül şekeri metabolize etmek yani işlemek için 56 molekül magnezyum kullanıyoruz. Kosova'da yapılan bir çalışma, kronik savaş stresi altında insanların idrarında tonlarca magnezyum atıldığı görülmüş. Stres vücudumuzdaki magnezyumu çalar. Fazla sebze tüketmiyorsanız, ya da yediğiniz sebze yüksek sıcaklıkta uzun süre pişmiş ise, kuruyemişleri kavrulmuş olarak tüketiyorsanız yeterince magnezyum alamayacağınızı söyleyebilirim. Beslenmemizde zaten az olan magnezyumun emilimi de birçok şeyden etkilenir. Yemeklerinize fazla tuz ekliyorsanız, yediğiniz herşeye yoğurt, peynir gibi kalsiyumdan zengin besinler ekliyorsanız, ya da içinde fosforik asit bulunan şekerli gazlı içecekler içiyorsanız magnezyum emilimi bozulur. Mide ilaçları, bazı tansiyon ilaçları, doğum kontrol hapları ve antibiyotikler, gibi azı ilaçlar da magnezyum emilimini bozar. Bunların yanı sıra magnezyum ihtiyacının arttığı stres, kronik ishal, bağırsak parazitleri, gebelik, menopoz, yaşlanma gibi durumlarda magnezyum açığı derinleşir.

Magnezyum açığını nasıl kapatalım? Birincisi, vücudunuzdaki magnezyum çalıcılardan uzak durun: kahveyi, alkolü, tuzu sınırlayın, şekerli gazlı içecekleri, kolayı, şekeri sıfırlayın. Kullandığınız ilacın magnezyum kaybına neden olup olmadığını doktorunuza danışın. Ardından, magnezyum içeriği yüksek yiyecekler yiyin: Kabak çekirdeği, avokado, badem, yeşil yapraklı sebzeler, buğday kepeği, kaju, karabuğday, Brezilya cevizi, pekan cevizi, ceviz, maydanoz, fasulye, sarımsak. Magnezyum takviyesi kullanabilirsiniz.

Hangi magnezyum takviyesini alalım? Çoğumuzun günlük ihtiyacı kadınların 300mg, erkeklerin 400mg. Daha iyi emilen formları tercih etmek çok önemli. Magnezyum sitrat, magnezyum glisinat, magnezyum malat gibi organik formlar çok iyi emilirken, magnezyum oksit, magnezyum klorid gib i inorganik formların emilimi çok azdır. Kas kramplarınız varsa magnezyum sitrat almalısınız. Uyku sorununuz varsa magnezyum glisinat öneririm. Kabızlık sorununuzda ilk tercihiniz magnezyum sitrat, ikinci tercih magnezyum oksit olmalı. Kalp damar sağlığı için magnezyum taurat, beyin ilişkili sorunlar için, magnezyum glisinat ve magnezyum threonat kullanabiliriz. Kas gücünü arttırmak hedefleniyorsa magnezyum malat kullanalım. Migren, başağrısı, fibromyalji içen magnezyum sitrat magnezyum glisinat kombinasyonu kullanalım. Magnezyum emilimi için B6 vitamini, D vitamini ve selenyuma ihtiyacımız var. B6 vitamini magnezyumu hücrenin içine taşıyarak, iş yapmasını kolaylaştırır. Bu nedenle daha etkili sonuç için magnezyumun B6 vitamini kombinasyonlarını kullanmak iyi olacaktır.

Peki magnezyumu deri yoluyla alsak olur mu? Deriden emilimi sınırlı %20 oranında emilirken ağızdan alımlarda magnezyumun çeşidine, B6 vitamini ile birlikteliğine bağlı olarak %20-60 oranında emilir. Gevşemeye de katkısı olacağından sıcak bir Epsom tuzu banyosunu öneririm. Magnezyumun bir başka etkisi dişleri beyazlatıcı etkisidir. Dişlerinizi fırçalarken kullanabilirsiniz.

Magnezyum takviyesi kullanmak ne kadar güvenli?  Eğer böbrek hastalığınız veya ciddi kalp hastalığınız varsa, magnezyumu sadece ve mutlaka doktor kontrolünde almalısınız. Herkes için; hangi magnezyum takviyesinin, hangi dozda ve ne zaman kullanacağınızı doktorunuz ile planlamalısınız.

           Magnezyum; uzun yaşam minerali. Eksikliğini nasıl anlayalım? Kas kramplarınız varsa, yüksek seslere hassasiyetiniz varsa, daha endişeliyseniz, kabızlığınız, baş ağrınız, migreniniz, fibromyaljiniz, çarpıntılarınız, astımınız, şeker hastalığınız, obezite, yüksek tansiyon, böbrek taşınız, kemik erimeniz, adet öncesi gerginlik şikayetiniz, IBS iniz varsa vee canınız sürekli çikolata yemek istiyorsa magnezyum eksikliğinden şüphelenmek gerekir. Vücudunuzda inflamasyon varsa, yani CRP seviyeniz yüksek ise magnezyum eksikliği vardır.

Hangi magnezyum takviyesini alalım? Kas kramplarınız varsa magnezyum sitrat, Uyku sorununuz varsa magnezyum glisinat, Kabızlık sorununuzda ilk tercihiniz magnezyum sitrat, ikinci tercih magnezyum oksit olmalı. Kalp damar sağlığı için magnezyum taurat, beyin ilişkili sorunlar için, magnezyum glisinat ve magnezyum threonat kullanabiliriz. Kas gücünü arttırmak hedefleniyorsa magnezyum malat, Migren, başağrısı, fibromyalji için magnezyum sitrat magnezyum glisinat kombinasyonu kullanalım.

Magnezyum emilimi için B6 vitamini, D vitamini ve selenyuma ihtiyacımız var. B6 vitamini magnezyumu hücrenin içine taşıyarak, iş yapmasını kolaylaştırır. Bu nedenle daha etkili sonuç için magnezyumun B6 vitamini kombinasyonlarını kullanmak daha etkili.